17 Mart 2012 Cumartesi

RETRO MARKETING YENİDEN

RETRO PAZARLAMA YENİDEN

Eskimeyen Eskiler

iPad’in yeni versiyonu kapış kapış satışa çıkmış. Piyasada “yeni ve geliştirilmiş” sıfatlı ürünlerden geçilmiyor. Pazarlama ve yenilik, ayrılmaz ikizlerdir deniyor. Yenilik yapmayanın eskiyeceğinden, yeniliklerin hızla eskidiğinden bahsediliyor.

Ama insan tuhaf bir varlık. Hem yenilik istiyor hem de alıştığından vazgeçemiyor. Bu sebepten olsa gerek, bazı firma ve markalar bir yandan da, her zaman alıştığınız kalite, lezzet, vb. ifadelerle değişmezliğe, kalıcılığa ve istikrara vurgu yapıyor.

İnsanda bir de, geçmişe özlem duygusu var ki, bu duygu da pazarlamacılara malzeme oluyor. Nostaljiye dokunan nice ürün, nice uygulama hayatımızdan hiç eksik olmuyor. Hızla yenilenen bir dünyada dikkatleri çeliyor.

Kitlelerin geçmişe duydukları özlemin gücünden pazarlama maksadıyla yararlanma anlamında Retro Pazarlama yaygınlaşıyor.

Geçmişe uzanan referanslar, yeniliklerin tükenmesinden değil, aksine, pazarlamanın dinamizminden kaynaklanıyor. Eskiyi bile yenilemek iddiasını içeriyor. iPhone’unun ucuna taktığı renk renk klasik telefon ahizesiyle konuşanları görünce insan ne diyeceğini şaşırıyor.

Tarihle ilgilenenler, yeni sanılan birçok şeyin aslında hiç de yeni olmadığını, geçmişte yapılanların başka bir ambalaj, tarz veya teknikle gerçekleştirilmesinden ibaret olduğunu iyi biliyor.

Yeniyle eskinin iki yönlü buluşmasından nice yenilikler üretilebiliyor. Geçmişe ait olay, eser veya ürünlerin yeniden yorumlanarak veya birebir taklit edilerek tekrar sunulduğu bu uygulamalara Nostaljik Pazarlama da deniyor.

Ev reçelleri, erişteler, saray çorbaları gibi harcıâlem ürünlerin yanı sıra, Osmanlı dönemi mahallesinden esinlenen konut projeleri, saray mimarisinin kullanıldığı oteller, bol izleyici çeken tarihî diziler ve kitaplar, geçmiş günlerin cazibesini bugünün tüketicisine tekrar yaşatıyor.

Eskimeyen eskilerin taze bir örneğiyle dün tanıştım. Ben doğmadan önce yayına başlayan, büyük Türkiye idealinin meşalesi, Büyük Doğu dergilerinin tıpkı basım nüshalarıyla...

Hakikaten, eskilerin bazısı hiç eskimiyor...

Meraklısı için bir kaynak daha duyuralım.

"Postmodern pazarlamanın pazarlama literatüründe yerini almaya başlamasıyla birlikte yeni pazarlama kavramları da ortaya çıkmıştır. Günümüzde yeni bir pazarlama kavramı olarak ortaya çıkan “Retro Pazarlama” ilk olarak Stephen Brown tarafından ortaya atılmıştır. Brown, Retro pazarlamayı, “Bir önceki tarihsel döneme ait ürün veya hizmetin canlanması veya yeniden başlatılması” olarak tanımlamaktadır. Retro pazarlama, geçmiş döneme ait çağrışımlarla (müzik, koku, filmler, kitaplar vb.) farklı bir pazarlama yaklaşımını ortaya koymaktadır....."Devamı için link:


Hiç yorum yok: