2 Haziran 2012 Cumartesi

ANAKARNINDA PAZARLAMA


Anne Karnında Pazarlama
Kürtajla gündeme oturan hamilelik kadınların en duygusal deneyimlerinden biri. Anneler bu dönemde her etkiye hassas oluyor ve bu da onları pazarlamacıların hedefi haline getiriyor.
Son yıllarda, mağaza ve marka yöneticileri ses ve kokuların bilinçaltı gücünü kullanarak ceninlere varıncaya kadar derin denemeler yapmaya giriştiler.
Bulgular, anne karnındaki bebeğin, annenin ve çevredekilerin seslerini duyabildiğini, duygularından etkilendiğini gösteriyor. Yakınlarda Türkçesi de yayınlanan Brandwashed kitabının yazarına göre, çocuğun müzik beğenisi, annenin hamilelik dönemindeki tercihleriyle şekilleniyor.
Anne adaylarına hep güzel şeyler görmesi, dinlemesi, söylemesi, karnındaki bebeğiyle konuşması, ona masallar anlatmasının tavsiye edilmesi boşuna değil.
Hamilelik döneminde annenin yiyip içtiklerine de özen göstermesi isteniyor. Zira, anne ne yediyse, bebeği de, çocuğu da ilerde o şeylere daha fazla eğilimli oluyor. Tat ve lezzetler, ürünler ve hattâ markalar konusundaki tercihlerimiz anne karnındayken şekilleniyor. “Hamileyken ve emzirme döneminde tükettikleri şeyler yoluyla anneler çocuklarına enformasyon aktarır ve böylelikle onlara neleri yemenin daha iyi ve güvenli olduğunu öğretmiş olurlar.” deniyor.
Adı geçen kitapta ayrıntıları var. Bir mağaza zinciri, hamilelerin hassaslığını dikkate alarak bir deneme yapmış. Kıyafetlere bebek kolonyaları püskürtmüş, yiyecek içecek bölümlerine kiraz kokusu sıkmış, anne adaylarının doğdukları döneme ait huzur veren hafif müzikler çalmış. Satışları artmış. Lakin, başka bir şey daha olmuş.
Bir-iki yıl sonra anneler, mağazaların bebekleri üzerinde sihirli bir etkisi olduğunu fark etmiş, “mağazanıza girdiğimiz anda bebeğimiz sakinleşiyor, huzur buluyor, ağlarken susuyor, huysuzlukları geçiyor.” demişler.
Bilimsel araştırmalar anne karnındaki ceninin hisseden, işiten, etrafında olup bitenlerden etkilenen, her gün ve her hafta belli bir kimlik ve kişiliğe doğru şekillenen, belli beğeni ve tercihlerle büyüyen ve bunları sonraki hayatında yaşayan, minik bir insancık olduğunu kanıtlıyor.
Pazarlamacılar işte bu insancıkları bile etkilemeye çalışıyor.
Ne mutlu o pazarlamacılara ki, insanlığa ve bilimin bulgularına saygı göstereler, gelecek nesilleri siyasetin bağnazlığına terk etmeyeler...

Bebeklerin doğum öncesi başlayan öğrenme serüvenleri hakkında bazı araştırma ve bulgular için tıklayınız!